''2006 Yılı SSK İlaç Listesi ve Uygulama Tebliği'' Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Daha önce, ''eşdeğer ilaçlar için her gruptaki en ucuz ilacın indirimli tutarının yüzde 30 fazlasına kadar fiyatı üzerinden ilaç bedelleri'' sosyal güvenlik kurumlarınca ödenirken, Maliye Bakanlığının söz konusu tebliği ile bu oran yüzde 22'ye indirilmişti. Bugünkü tebliğ ile bu oran SSK'lılar açısından da yüzde 30'dan yüzde 22'ye indirildi. Buna göre, pahalı ilacı tercih edenler daha fazla fark ödeyecek. Uygulama işsizlik sigortasından yararlananlar için de geçerli olacak. Tebliğe göre, bir ilacın Sağlık Bakanlığınca izin verilen endikasyon ve kullanım dozu dışında kullanılması, ancak Sağlık Bakanlığı tarafından kişilere veya ilaca verilen özel kullanım izinleri, resmi sağlık tesisleri sağlık kurulu raporları ile onaylanması durumunda bu uygulamanın dışında olacak. Tebliğ hükümlerine uyulmaması durumunda SSK'nın uğrayacağı zarar, başka türlü tahsili mümkün olmadığı durumlarda yasal yollar kullanılarak doğrudan tahsil edilecek. Tebliğ, 15 Mayıs 2006 tarihinden itibaren geçerli olacak.
SAĞLIK HARCAMALARI KONTROL ALTINA ALINACAK
Ekonomi yönetimi, Stand-by düzenlemesinin gözden geçirme çalışmaları için Ankara'da bulunan Uluslararası Para Fonu (IMF) Heyetinin de, "Bütçe dengelerini bozar" dediği sağlık harcamalarındaki artışın kontrol altına alınması için harekete geçti.
Sağlık harcamalarındaki artış, IMF heyetinin özellikle Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve bürokratlarla yaptığı görüşmelerin öncelikli konusu oldu. Sağlık harcamalarındaki artışın çok yüksek boyutlara ulaştığına işaret eden IMF yetkilileri, "Bu durum, bütçe dengelerini bozar. Bütçede 600-700 milyon YTL tutarında bir sapmaya yol açar" görüşünü dile getirdi.
Sağlık harcamalarındaki yüksek artışın, sosyal güvenlik kurumlarını da olumsuz etkilediğini ve açıkların büyümesine yol açtığını kaydeden IMF yetkilileri, harcamalardaki artışın önüne geçilmesi için önlem alınması gerektiğini vurguladılar.
Bu gelişme üzerine Maliye ve Sağlık Bakanlıkları ile Hazine ve DPT Müsteşarlığı bürokratları, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan başkanlığında bir araya geldi.
Toplantıda sağlık harcamalarının kontrol altına alınmasına dönük çeşitli önlemler ele alındı. Bir üst düzey bürokrat, toplantıda 3-4 değişik alternatif üzerinde durduklarını belirterek, "Teknik çalışmalar devam edecek ve kesinleştirdiğimiz alternatifleri 1-2 gün içinde Bakanlarımıza sunacağız. Öyle olağanüstü bir şey olmayacak ama harcamaları kontrol altına almaya yönelik bazı tedbirlere ihtiyaç var. Onlar uygulamaya konulacak"dedi.
Bu arada, ekonomi yönetiminin üzerinde çalıştığı alternatiflerden en önemlisini sağlık hizmetlerindeki paket fiyat uygulaması oluşturacak. Yapılan görüşmelerde, 2002 yılında başlatılan paket fiyatın kapsam dışındaki tedavi hizmetlerini de içine alarak iyice yaygınlaştırılması, böylece sağlık harcamalarının disipline edilmesi kararlaştırıldı.
Maliye Bakanlığı verilerine göre, sağlık harcamaları, yılın ilk 4 ayında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 251,5 artış gösterdi. 2005 yılının Ocak-Nisan döneminde 774,6 milyon YTL olan toplam sağlık giderleri, bu yıl aynı dönemde 1 milyar 948,2 milyon YTL'ye çıktı.
Alt kalemler itibarıyla en yüksek artış da, yeşil kartlıların sağlık giderlerinde ortaya çıktı. 2005 yılının ilk 4 ayında 306,5 milyon YTL olan yeşil kartlılar için bütçeden çıkan para, bu yıl 1 milyar 211,7 milyon YTL'ye ulaştı. Böylece yeşil kartlıların sağlık harcamalarındaki artış yüzde 395,3'ü buldu.
ÇOCUĞUN SAĞLIK GİDERLERİNİ DEVLET KARŞILAYACAK
Başbakan Erdoğan, Sosyal Güvenlik Reformu ile birlikte, 18 yaşına kadar tüm çocukların sağlık giderlerini devletin karşılayacağını söyledi. Erdoğan, "Çocuğa sigortan var mı, prim ödedin mi, sorulmayacak" dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, primi ödensin veya ödenmesin tüm çocukların 18 yaşına kadar sağlık giderlerinin devlet tarafından karşılanacağını söyledi.
Erdoğan, "Buna 'hayır' demek, millete karşı olmaktır. Efendim, 'Zarara gireceğiz.' Hesabını yaptık, zarara girmeyeceğiz, kâr edeceğiz" dedi.
Erdoğan, dün AKP grup toplantısında yaptığı konuşmada, sosyal kesimler için açtıkları her paketin 'seçim yatırımı' diye değerlendirilmesine tepki göstererek, "Ülke meseleleri üzerine kafa yormak, çözüm üretmek için illa seçim olması gerekmiyor. Böyle bir yanlışı, mantığı kabul edemeyiz" dedi.
Erdoğan, tasarının geciktirilmesi halinde hem ülke ekonomisinin hem de devlet - toplum ilişkisinin büyük yara alacağını söyledi. Paketi "Taşın altına büyük bir cesaretle elimizi koyduk" diye savunan Erdoğan, bu reformla, herkesin "Eşit bir ülkenin vatandaşı olacağını" hissedeceğini kaydetti.
Erdoğan, SSK'lı Bağ-Kur'lu, Emekli Sandığı ayrımcılığının ortadan kalkacağını ve tüm işlerin tek çatı altında yürütüleceğini belirtti.
—————